
Resim kaynak: bslab-symposium.net
İtalya’nın kuzeyi ile güneyi arasındaki farklar bizim ülkemizdeki batı ile doğu arasındaki farklar gibidir. İtalya’nın kuzeyi zengin, güneyi fakirdir. Kuzeydekiler ödedikleri vergilerin güneye gitmesinden rahatsız olur. Mafya, uyuşturucu, yasadışı olaylar genellikle güney kökenlidir. Sanayi, gelişmişlik, moda, sanat ise hep kuzeyden gelir.
İşte Napoli birçok İtalyan için sınırdır. Güney ile kuzeyi ayıran. Napoli’den aşağısı fakir bölge varsayılır. Hatta snob italyanlara göre Napoli de güneyin bir parçasıdır. Yıllar öncesinde bir İtalyan arkadaşım Napoli’yle İstanbul’un çok benzer olduğunu söylemişti. Apartmanların pencerelerine gerili iplerde asılı rengarenk çamaşırlar, sokaklarda görülebilen çöpler ve kozmopolit yapısıyla İstanbul ve Napoli.
Napoli, ayrıca pizzanın anavatanı olarak biliniyor. Domatesli hamura peynir katılarak yapılan ilk pizzanın burdan çıktığı söyleniyor.
Napoli’nin “eski şehir” bölgesi UNESCO’nun Dünya Mirası listesinde yer alıyor. Bu bölgede dar sokaklar, el işi ustalarının dükkanları, balıkçılar bulunuyor. Şehrin en önemli mimarı yapılarından biri San Gennaro Katedrali.
İtalya’nın üçüncü büyük şehri olan Napoli’de ünlü yanardağ Vesuvio bulunuyor. Türkçede Vezüv yanardağı olarak bilinen dağın eteklerinde antik şehir Pompei bulunuyor.
Napoli’nin tam karşısında ise Capri adası bulunuyor. Ünlü insanların tercih ettiği, şarilerin hakkında şiirler yazdığı Capri Adası dünyanın en güzel adalarından biri olarak kabul ediliyor.
Capri’ye ülkemizden gitmek için önce Roma’ya uçmak gerekiyor. Sanıyorum direk Napoli’ye uçuş yok. Karayoluyla Roma- Napoli arası 2 saat sürüyor. Napoli kıyısından Capri ise yaklaşık 40 dakika sürüyor.
Capri’nin ilk hayranı onu M.Ö. 29 yılında ziyaret eden Roma imparatoru Augusto Cesare. Bu adadan o kadar etkilenmiş ki ada karşılığında Napoli şehri ve Ischia Adası’nın takas etmiş. Ernest Heingway ve Pablo Neruda gibi ünlü yazarlar da bir dönem bu adada yaşamış. Capri Adası’nın görülmesi gereken en önemli yerleri Faraglioni Kayalıkları, mavi mağara Grotta Azzurra ve Piazza Umberto meydanı.
Bu yazımda Habertürk gazetesinde yer alan Özlem Avcıoğlu’nun hazırladığı haberden alıntılar yaptım. Daha detaylı bilgiler için onun yazısını okuyabilirsiniz.