Bu yazıda daha iyi bir kahve için neler yaptığımdan bahsedeceğim. Hiçbir kaynaktan yararlanmadığımı belirteyim. Sadece yıllar boyu deneye deneye kendime göre nasıl daha iyi kahve yaptığımı yazacağım.
Öncelikle bütçenize uygun bir kahve makinası edinin. Bendeki (evdeki ve işyerindeki aynı) De Longhi’nin standart makinası. Bunu alırken kapsüllü seçmemeye özen gösterdim ki, markaya bağlılık olmasın, istediğim çekirdeği alabileyim. Bir de son zamanlarda Nescafe’nin makina reklamlarını görüyorum. Onlar da kapsüllü olmasa da, Nescafe’nin kendi kahvesi ile çalışıyor. Bir de filtre kahve makinaları var ki bunlar İtalyan tipi değil, Amerikan tipi, farklı bir şekilde kahve hazırlıyor.
İkinci önemli nokta kahve. Tchibo’da çok güzel kahve çekirdekleri var. Guatemala grande veya Brasil mild orta kıvamda ne çok sert ne çok yumuşak lezzetli kahveler. Çekirdeği sizin makinanıza göre öğütüyorlar. Espresso makinası için diye belirteceksiniz. Onun dışında marketlerde biraz pahalı da olsa Illy, Segafredo, Lavazza gibi İtalyan markaları ve diğer Avrupa markalarının vakumlu paketlerde kahveleri bulunuyor. Starbucks’lar da satıyor ama genelde en pahalı fiyatlara. Ben İtalya’ya gittiğimde çekirdek kahve almaya özen gösteriyorum. Evde bir de kahve öğütücüsü var. Onu da De Longhi marka almıştım. Bir de Tefal’de gördüm. Hepsi aynı. İçinde sadece kahve öğütün ki, kokular karışmasın.
Çekirdek kahve alıp, evde öğütmek gibisi yok. Mutfağa bir koku yayılıyor ki sormayın. Ev 1-2 gün kahve kokuyor. Özellikle az az öğütüyorum ve saklıyorum ki hep taze kalsın. Öğüttüğüm kahveleri teneke kutularda saklıyorum. Illy’nin kutuları tam uygun, ama yine Tchibo’da çok güzel hava almayan metal kutular veya zevkinize göre cam kavanozlar da olur tabi.
İyi bir kahve için diğer önemli nokta da süt. Ben genelde Cappuccino yaptığımdan, yani sade espresso içemediğimden sütün miktarı, sıcaklığı, köpüğü gibi noktalara çok önem veriyorum. Bence süt çok sıcak olmamalı. Buradaki zincirlerde dilinizi yakacak gibi kahve yapıyorlar. İtalya’daki kahveler böyle değil. O yüzden sütü aşırı kaynatmıyorum. Zincirlerden kahve isterken de biraz daha ılık süt diye belirtiyorum. Sütü kaynattığınız kabın metal olması da sanırım iyi oluyor. Bunun için çelik bir kap edindim.
Bir de işin sunum boyutu var. Kova gibi kupalarda kocaman kocaman kahve içmek zevkli değil. Altında tabağı olan fincanda kahve içmeyi seviyorum. Bir de son Roma seyahatimde Illy’nin tasarım dükkanına denk geldim. Akasya’da, hep kahve içtiğimiz Espressamente Illy’de kullandıkları kaşıkları bulunca çok sevindim. Ombra ismini verdikleri seri, özel tasarım kaşıklardan hemen aldım. Ombra gölge demek. Kaşığın gölgesinden esinlenmişler. Dümdüz.
Hayatta keyif aldığımız şeyler azaldı. Bir kahve deyip geçmemeli, her gün içiyoruz. Bu kadarcık özenin insana verdiği mutluluk başka. Herkese iyi, mutlu haftalar 🙂